İstanbul’daki tarihi değerlere ilişkin birçok projeye imza atan İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, gerçekleştirdiği Fatih Mevlevihanesi’nin restorasyonu için hazırladıkları videoyu sosyal medya hesabından paylaştı. Polat’ın Kent Uzlaşısı soruşturması kapsamında tutuklanmadan önce hazırladığı bu video, Fatih Mevlevihanesi’nin tarihine, kültürel önemine ve bugünkü fiziksel durumuna dair çarpıcı bilgileri içeriyor. Görseller eşliğinde anlatılan süreç, İstanbul’un tasavvuf ve mimari tarihindeki bu önemli yapının ne denli değerli bir miras olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor.
Fatih Mevlevihanesi Tarihi
Mahir Polat’ın açıklamasına göre, Fatih Sultan Mehmet İstanbul’un fethinden sonra Kalenderhane Camii’ni Mevlevilere tahsis etti. Bu yapı daha önce Bizans dönemine ait bir kiliseyken camiye çevrilmişti. Ancak Fatih Mevlevihanesi, Mevlevihane olarak baştan inşa edilen ilk yapı oldu.
1494 yılında Mevlana’nın soyundan gelen Abit Çelebi tarafından kurulan yapı, aynı zamanda Abdullah İlahi’nin bir halifesi olarak Mevlevi ve Nakşibendi geleneklerinin birlikte icra edildiği bir tekke işlevi gördü. 18. yüzyılda terk edilen yapı, 1826 yılında Sadiye Tarikatı tarafından yeniden ihya edildi. 1918’de meydana gelen Cibali Yangını sonrasında Mevlevihane yapıları tamamen yok oldu. Bu tarihten sonra yapı yeniden inşa edilmedi.
Fatih Mevlevihanesi Geleceğe Taşınacak
Mevlevihaneye dair günümüze ulaşan kalıntılar arasında mezar taşları ve Abit Çelebi’nin türbesine ait kırık bir kitabe bulunuyor. Üzerinde H.903 (1497-1498) tarihi yer alan kitabe, yapının geçmişine dair bilgi veren nadir belgeler arasında yer alıyor.İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, videoda yer alan açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Buranın manevi iklimine ve tarihsel değerine uygun bir halde yaşatmaya ve geleceğe taşımaya çalışıyoruz. Fatih Mevlevihanesi’nin hazîre bölümünü restore ederek, bu özel mekânı Abit Çelebi’nin adıyla yeniden yaşatacağız. İstanbul’daki Mevleviliğin kendi başına teşkil edilmiş ilk mekânının restorasyonunu ve kurtarılmasını gerçekleştireceğiz.”
Restorasyon çalışmalarının tamamlanmasının ardından, Fatih Mevlevihanesi’nin ziyarete açılması planlanıyor. Yapının, İstanbul’daki Mevlevi geleneği ve kültürel miras kapsamında yeniden işlev kazanması hedefleniyor.
İBB Miras ve İstanbul’un Kültür Mirası
Temelleri “Örselenmiş bir tarih ve kültür şehrine vefa duyar” yaklaşımıyla atılan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Miras birimi (İBB Miras), son dört buçuk yılda İstanbul genelinde yürüttüğü restorasyon, koruma ve yeniden işlevlendirme çalışmalarıyla kentin tarihi ve kültürel miras alanlarına büyük katkı sağladı.
Bu kapsamda 942 miras alanı koruma altına alınırken, 62 anıt ve sivil mimarlık eserinde kapsamı restorasyon çalışmaları yürütüldü. 21 yeni müze ve yaşam alanı İstanbul’a kazandırıldı. 196 sergi şehrin farklı noktalarında ziyarete açıldı; 43 kütüphane dezavantajlı mahallelere ulaştırılarak kütüphane sayısı 20’den 63’e çıkarıldı. Ayrıca 197 tarihi çeşme onarılırken, 588 tarihi mezar ve hazire ile 19 türbenin de bakımı yapıldı.
İBB Miras, 34 kamusal sanat eserini restore etti, 42 tarihi camide rutin bakım ve temizlik çalışması gerçekleştirdi. 846 açık şantiye turu duzenleyerek on binlerce İstanbullunun restorasyon sürecine tanıklık etmesini sağladı. Şehir genelinde yaklaşık 40 noktada kapsamı restorasyon uygulamaları sürdürülürken, 21 ilçede 42 rota ve 1200 noktada kültür varlıkları periyodik olarak denetleniyor.
İBB Miras’ın Kazandırdığı Mekânlardan Bazıları
Artİstanbul Feshane: Feshane-i Amire yapısı kapsamı restorasyon ve yeniden işlevlendirme çalışmalarıyla “Artİstanbul Feshane” adıyla yeniden açıldı. 8 bin metrekarelik alanıyla şehrin en büyük kamusal sanat mekânı olan Feshane, çeşitli sergilere ev sahipliği yapıyor.
Casa Botter: İstiklal Caddesi’nde yer alan 123 yıllık tarihi Botter Apartmanı, “Casa Botter Sanat ve Tasarım Merkezi”ne dönüştürülerek sergiler ve tasarım odaklı etkinliklere ev sahipliği yapıyor.
Müze Gazhane: Kadıköy Hasanpaşa Gazhanesi, İklim Müzesi, Karikatür ve Mizah Müzesi, Afife Batur Kütüphanesi, tiyatro salonları ve galerileriyle hizmet veriyor.
Metrohan: Restore edilen ilk iki katı, sergi ve etkinlik alanı olarak kullanılan tarihi yapı, çeşitli kültür etkinliklerine ev sahipliği yapıyor.
Yerebatan Sarnıcı: Beklenen İstanbul depremine karşı güçlendirilen sarnıç, zemin döşemeleri ortaya çıkarılarak ve aydınlatma sistemleri yenilenerek müzecilik anlayışına uygun hale getirildi.
Cendere Sanat Müzesi: Cendere Pompa İstasyonu, sergileme ve etkinlik alanlarıyla kamusal sanat merkezine dönüştü.
Haliç Sanat 1-2-3: Fener Evleri, Haliç Sanat galerileri olarak tasarlandı. Mekanlar modern sanat etkinliklerine ev sahipliği yapıyor.
İstanbul Sanat: Haliç Tersanesi’nde oluşturulan İstanbul Sanat Müzesi, sergi ve performans alanlarıyla hizmet veriyor.
Bulgur Palas: Sergi, etkinlik ve seyir alanlarını bir araya getiren Bulgur Palas, önemli fotoğraf sergilerine ev sahipliği yapıyor.
Baruthane: Bakırköy Baruthanesi, müze, etkinlik ve sosyal alanlarıyla şehre kazandırıldı.
Gülhane Sanat: Gülhane Parkı Sarnıcı restorasyonla birlikte sergi ve sanat etkinliklerine ev sahipliği yapan bir merkez haline getirildi.
Çubuklu Silolar: Boğaz”a yer alan yapı, açık hava etkinlikleri, müze, sahne ve atölyeleriyle dönüştürüldü.
Taş Mektep: Büyükada’da yer alan tarihi okul binası, sergi salonu, kitap kafe ve etkinlik alanlarıyla ada halkına ve ziyaretçilere açıldı.
Taksim Maksemi: Restorasyonun ardından “İBB Cumhuriyet Müzesi” olarak hizmet vermeye başlayan yapı, Cumhuriyet tarihine dair eserler barındırıyor.
Anadolu Hisarı: Uzun süre metruk durumda kalan Anadolu Hisarı, “Anadolu Hisarı Müzesi” olarak yeniden işlevlendirildi.
*Semra Dursun’un Mahir Polat’la “İstanbul’u Korumak” başlıklı söyleşisini okumak için tıklayın.