Frida Kahlo’nun Aile Evi Müze Olarak Kapılarını Açtı - ArtDog Istanbul
Museo Casa Kahlo. Fotoğraf: Rafael Gamo.

Frida Kahlo’nun Aile Evi Müze Olarak Kapılarını Açtı

Mexico City’deki Casa Roja, Museo Casa Kahlo olarak yeniden açıldı; ziyaretçiler Frida Kahlo’nun gündelik yaşamına, özel alanlarına ve yaratıcı dünyasına yakından tanık olabiliyor.

Frida Kahlo’nun aile evinin müzeye dönüşerek ziyarete açılması, sanatçının yaşamına ve üretim biçimlerine daha yakından bakma imkânı sunuyor. Mexico City’deki Casa Roja, mimar Mariana Doet Zepeda Orozco’nun dönüşümüyle Museo Casa Kahlo adıyla kapılarını açarken, Rockwell Group’un sergi tasarımları ve Pentagram ile Ileen Gallagher’ın kreatif yönlendirmesi mekâna yalın ve samimi bir anlatı kazandırıyor. Fundación Kahlo’nun yönettiği bu yeni alan, Frida’nın mektuplarından kişisel eşyalarına uzanan geniş bir arşivi bir araya getiriyor.

Müze, Frida Kahlo’nun kadın bir sanatçı olarak kendi hikâyesini kurduğu dünyayı daha berrak bir çerçevede sunuyor.

Museo Casa Kahlo. Fotoğraf: Rafael Gamo.

Frida’nın Gizli Dünyasına Açılan Kapı

Casa Roja, Kahlo ailesinin yıllar boyunca koruduğu ve birbirine aktardığı bir yaşam alanıydı. Frida’nın, kendi evi Casa Azul’a yakınlığı nedeniyle kız kardeşi için satın aldığı bu kırmızı boyalı yapı, bugün sanatçının gündelik hayatına dair izleri bir araya getiren özel bir arşive dönüşmüş durumda. Aynı ev, Frida ve kız kardeşinin çocuklarını tek başına büyüten kadınlara destek sunmak amacıyla kurduğu La Ayuda adlı oluşumun da toplanma noktası olarak önemli bir rol üstlenmişti.

Museo Casa Kahlo. Fotoğraf: Rafael Gamo.

Rockwell Group, müzenin avlusu ve bodrum katında yer alan sergileri tasarlarken, sanatçının özel dünyasını mümkün olduğunca özgün bir atmosferle aktarmayı hedefledi. Bodrumda yeniden yaratılan “gizli stüdyo”, Frida’nın dış dünyadan uzaklaşıp yazdığı, düşündüğü, çizdiği bir sığınak olarak kurgulandı. Bu bölüm, daha önce hiç gün yüzüne çıkmamış olmasıyla müzenin en merak edilen kısımlarından.

Karanlık bir atmosferle kurgulanan oda; oyuncak bebekleri, böcek koleksiyonu, mobilyaları, kumaşları ve boyalarıyla Frida’ya ait pek çok kişisel eşyayı bir araya getiriyor. Rockwell Group’un AR-GE birimi The LAB, Frida’nın mikroskobunu temel alarak ziyaretçilerin birebir deneyimleyebileceği bir düzenek oluşturmuş; böylece müze gezginleri, sanatçının mercek altına aldığı örneklere aynı yakınlıkla bakabiliyor.

Museo Casa Kahlo. Fotoğraf: Rafael Gamo.

Aile Mirası, Mimari Bir Belleğe Dönüşüyor

Girişten itibaren kurulan anlatı, ziyaretçileri Frida’nın hayatına adım adım yaklaştırıyor. Eski araba yolunun bir fuaye ve bilet alanına dönüştürülmesi, duvarlarda yer alan aile fotoğrafları, avluda yeniden inşa edilen kıvrımlı merdiven ve Meksika’nın farklı bölgelerinden getirilen seramiklerin saksısı olarak kullanılması, evin tarihsel belleğini öne çıkarıyor.

Museo Casa Kahlo. Fotoğraf: Rafael Gamo.

Fotoğrafçı olan babası Guillermo’ya ait karanlık odanın da aralarında bulunduğu restore edilmiş bölümler, aile içindeki yaratıcı atmosferi bir kez daha hatırlatıyor. Avludaki el oyması Cantera taşı saksıda yükselen greyfurt ağacı ise Frida’nın mutfak duvarına resmettiği ağacın gerçek hayattaki karşılığı olarak müzenin simgesine dönüşüyor.

Previous Story

Sulardan Yıldızlara – Jean Marie Appriou ile Elementlerin Bilinci

0 0,00