İngiliz televizyon tarihinin en ikonik yapımlarından Downton Abbey, hem televizyon dizisi hem de filmleriyle dünya çapında büyük bir hayran kitlesi oluşturdu. Julian Fellowes’in yarattığı Crawley ailesi ve onların sadık hizmetçileri, İngiliz aristokrasisinin 20. yüzyıl başlarındaki yaşamını gözler önüne seriyor. Serinin son filmi Downton Abbey: The Grand Finale ise, aileyi ve personelini 1930’ların Londra’sına taşıyarak, hem nostalji hem de görsel bir şölen sunuyor.
Filmin Büyüsünü Kostümlerde Yakalamak
Basildon Park, filmde Crawley ailesinin Londra’daki ikametgahı olarak kullanılmış ve şimdi bu büyülü mekanda filmden altı kostümü sergiliyor. Lady Mary’nin dikkat çekici kırmızı elbisesi, Cora’nın Petersfield Balosu için giydiği mavi kadife elbise, Lady Mary ve Lady Edith’in alışveriş sahnesindeki gündelik kıyafetleri ile Carson ve Mrs Hughes’un resmi üniformaları ziyaretçiler için özenle seçilmiş parçalar arasında. Tüm kostümler, dönemin zarif 1930’lar modasından ilham alan Anna Mary Scott Robbins tarafından tasarlandı.
Basildon Park’ın tarihi salonları, yemek odası, drawing room ve Octagon Room gibi alanları filmde sahneler için kullanıldı. Mekanın görkemli iç mekanları, kostümlerle birleştiğinde ziyaretçilere adeta film setinde bir yolculuk sunuyor. Basildon Park yetkilileri, “Filmin çekildiği mekânda bu sergiyi sunmak büyük bir ayrıcalık. Ziyaretçilerimizle bu özel bağı paylaşmayı sabırsızlıkla bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
Downton Abbey: The Grand Finale, 12 Eylül’den itibaren sinemalarda gösterimde olacak. Sergi ise 14 Eylül’e kadar Basildon Park’ta gezilebilecek. Hayranlar ve İngiliz dönem draması meraklıları için hem tarih hem de moda tutkunlarının ilgisini çekecek bir fırsat sunan bu sergi, dönemin estetiğini ve Crawley ailesinin zarif dünyasını yakından deneyimleme imkanı veriyor.
