Sara Rodrik’in Vizöründen “Çöl Saatleri-Namibya”

Fotoğraf sanatçısı Sara Rodrik'in çölün gizli dilini anlattığı "Çöl Saatleri–Namibya", 31 Aralık’a kadar G-AlleryRooms’da.

/

Sara Rodrik’in 4.  kişisel sergisi “Çöl Saatleri-Namibya”, fotoğraflar aracılığıyla çeşitli medeniyetlerin, farklı geleneklerin ve benzersiz yaşam tarzlarının bir araya geldiği Namib Çölü’nün renkli dünyasını gözler önüne seriyor. Rodrik’in tüm coğrafi deneyimleri ve tecrübesiyle ‘Çöl’ün gizli dilini yansıttığı fotoğrafları, 31 Aralık’a kadar Beyoğlu’ndaki G-Allery Rooms’da. “Çöl Saatleri-Namibya” fotoğraf sergiden elde edilecek tüm gelir, Tohum Otizm Vakfı’na bağışlanacak.

Sara Rodrik, “Çöl Saatleri-Namibya” sergisinden

Sergi tanıtım metninde Sara Rodrik’in fotoğraflarıyla  ilgili şu ifadelere yer veriliyor:

“Çöl, dört bir yanı kumlarla çevrili ada. Yalnız kalmak isteyenlerin, gönüllü sürgünlerin, masal kahramanlarının sığınağı… Bir fotoğraf makinesinin vizöründe, bitkilerden hayvanlara kadar yaşayan tüm canlılar kardeş oluyor. Ne katlanılmaz sıcağı ne dondurucu soğuğu ne de adını bilmediğimiz canlıları bizim için bir tehdit değil. Tedirginlik, tarifsiz bir huzura bırakıyor yerini.

İlginizi çekebilir:  ''Fotoğrafta “Görünme” Tutkusu: Selfie'' Söyleşisi Loca'da
Sara Rodrik, “Çöl Saatleri-Namibya” sergisinden

“Sara Rodrik, yirmi yılı bulan fotoğraf uğraşısında, daha önceki tüm coğrafi deneyimlerinin tecrübesiyle ‘Çöl’ün gizli dilini çektiği fotoğraflar aracılığıyla bizlere tercüme ediyor. Sadece fısıldadıklarını değil, çölün bir imge olarak var oluşunu da sorguluyor. Doğanın görkemi karşısında insanın duruşunu yeniden belirliyor. Çölün sonsuzluğunu ve kendine özgü estetiğini, tıpkı Bach’ın Goldberg Çeşitlemeleri’nde olduğu gibi hem birbirine benzeyen hem de kendine özgü nüanslarıyla birbirinden ayrılan bir bütünlük içinde fotoğraflarına taşıyor. Işık ritmi oluyor fotoğrafın, kompozisyon ise melodiyi oluşturuyor. Kumlar, rüzgârın isteklerine koşulsuz boyun eğiyor. Geçmişte kumun altında kalan, ileride üstüne gelecek ve bugün yanından geçmekte olan tüm uygarlıkları aynı anda çerçevesine sığdırmak istiyor.”

Previous Story

Çağdaş Sanattan Tasavvufa Erol Akyavaş

Next Story

Umberto Eco’dan İlhamla “Ötekiler”

0 0,00
02_ArtDog_CD_Logo_RGB_Black

BÜLTEN

Türkiye ve dünyadan haftalık kültür-sanat haberleri, inceleme yazıları, sergiler ve etkinlikleri takip et.

Bülten aboneliğinde ArtDog Istanbul’un gizlilik sözleşmesini kabul etmiş olursunuz.