“Cinnet’in Dizisini Kubrick’in Filmine Tercih Ederim”

//

Korku edebiyatının popüler ismi Stephen King, yazdığı hikayeleri konu alan televizyon dizilerini yorumladı. ABD’de yayımlanan New York Times gazetesine konuşan King’in hikayeleri bugüne dek onlarca dizi ve filme konu oldu. Pandemi nedeniyle Maine eyaletinin Bangor şehrindeki çiftliğine kapanan King, telefon yoluyla iletişime geçtiği New York Times’a bugüne dek hakkında çok fazla yorum yapmadığı TV dizilerini anlattı. İşte King’in yorumlarından bazı satırbaşları…

“Çok Çocuğu Korkuttu”

“It” (O)

1990 yapımı iki bölümlük mini dizi hakkında konuşan King, “Televizyon hakkındaki en güzel şey ‘O’ gibi romanları diziye uyarlayıp daha da genişletebilmenizdir. ‘O’nun dizisini çok sevdim ve Tim Curry de mükemmel bir Pennywise oldu. O dönemde çok çocuğu korkuttu. 2017’deki ‘O’ filminin bu kadar başarılı olmasının sebebi de o dizidir. O dönemde diziyi televizyonda izleyen çocuklar filmini de görmek istedi” diye konuştu.

“The Tommyknockers” (Şeffaf)

1993 yapımı diziyi sevmediğini söyleyen King, “Jimmy Smits iyi bir aktördü” derken üç saatlik dizinin kısa olduğunu belirtti. “…Daha uzun olmalıydı. Dizi kitabın anlatmak istediğini yeterince iyi veremedi” dedi.

Yazar, “O”nun Pennywise’ının çok çocuğu korkuttuğunu söyledi.

Dizide Küçük Bir Rolde Oynadı

“The Stand” (Mahşer)

1994 yapımı dizi, King’in 1978 yılında yazdığı ve dünya nüfusunun yüzde 99’unu öldüren bir salgın hakkındaki “Mahşer” adlı romanından uyarlama. King’in dizi senaryosunu da yazdığı hikaye, yine yazarın arkadaşı Mick Garris tarafından çekildi. “ABC bu diziye çok para harcadı” diyen King çıkan ortaya çıkan sonuçtan memnun.

“The Langoliers” (Umacılar)

King’in memleketi Bangor’da çekilen 1995 yapımı TV dizisi iki bölümden oluşuyor. Yazarın 1990 tarihli “Gece Yarısını Dört Geçe” kitabından uyarlanan dizide küçük bir rol de alan King, “Çekmek için Bangor’a geldiler. Bu hoşuma gitti çünkü şehre para kazandırdı. Senaryoyu da sevdim” dedi.

“The Shining” (Cinnet)

Ünlü yazar, “Cinnet“in dizisini filminden daha çok sevdiğini söyleyerek şaşırttı. 1997 yapımı dizinin, Stanley Kubrick’in filminden daha iyi olduğunu söyleyen King bunun sebebini oyunculara bağladı. King, dizide Jack Torrance rolünü oynayan Steven Weber’ın role Jack Nicholson’dan daha çok yakıştığını söyledi. Rebecca De Mornay’in Wendy Torrance performansındansa övgüyle söz ederek “Kitapta yazıldığı şekilde oynadı” dedi.

Favorisi “Yüzyılın Fırtınası”

“Storm of the Century” (Yüzyılın Fırtınası)

Bir uyarlama değil, ünlü yazarın NBC için yazdığı bir proje olan 1999 yapımı “Yüzyılın Fırtınası” için, “Bu dizi kesinlikle benim favorim. Linoge rolündeki Colm Feore’ye bayıldım ve hikayeyi çok sevdim. Film gerçekten karlı bir dönemde çekildi, fırtınada sıkışıp kalma hissini çok iyi verdi. Mükemmel bir iş çıkardılar” diye konuştu.

İlginizi çekebilir:  Netflix, İKSV ve Sinema TV Sendikası'ndan Destek Fonu

“Rose Red” (Rose Red Konağı)

Yazar, Rose Red Konağı hikayesini 1999 yılında geçirdiği neredeyse ölümcül bir trafik kazasının ardından iyileşme dönemindeyken yazdı. King, “Çok büyük bir acı içindeydim ama Shirley Jackson’a saygımı sunmak istedim” diyen yazar, “Prodüksiyon da büyük problemlerle karşılaştı. Aktör David Dukes hayatını kaybetti ve sonunda ortaya çıkan işten memnun kalmadım” diye konuştu.

“Sıradanlaşınca İzlemeyi Bıraktım”

“Under the Dome” (Kubbenin Altında)

2009’da yazdığı romandan uyarlanan 2013 yapımı dizi hakkında konuşan King, “İlk birkaç bölüm harikaydı. Ama daha sonra sadece süreyi doldurmaya çalışan sıradan bir işe dönüşüp raydan çıktı. Ben de izlemeyi bıraktım” dedi.

“Yüzyılın Fırtınası”

“Mr. Mercedes”

2017 yapımı dizinin fazla bilinmediğini söyleyen King, “Bu çok kötü. Dizi sanki bir stadyum şovunu küçük bir kahve dükkanına taşımışız gibi. Ben diziyi çok sevdim ama çok fazla izleyeni yok” dedi.

“Castle Rock”

2018 yapımı iki sezon süren dizi diğer Stephen King dizilerinin aksine yazarın tek bir hikayesinden uyarlanmadı. Yapımcı J.J. Abrams, King’in kurgusal kasabası Castle Rock’ı alarak içerisine yazarın farklı karakterlerini ve temalarını yerleştirdi. King diziyle ilgili olarak, “Projeye dahil olan kişiler kitapların hayranlarıydı. Yaptıkları işi gerçekten beğendim” diyen yazar, iki sezonun ardından Hulu’nun iptal ettiği dizi için “Keşke bu iş iki sezonda bitmeyip biraz daha devam edip büyüseydi” dedi.

“The Stand” (2020)

İlk Versiyon Çok ‘Beyaz’dı

“The Stand” (Mahşer) (2020)

1994 yapımı dizinin yeni bir versiyonu olan yapım hakkında konuşan King, “Henüz bitmiş halini görmedim. Bu yüzden size fikrimi söyleyemem ama konunun 21. yüzyıla uyarlanması ve yapılan değişiklikler hoşuma gitti” dedi. Oyuncu kadrosu ve çeşitlilik konusunda gelişme yaşandığını belirten yazar “Roman çok ‘beyaz’dı, 1994 yapımı dizi de öyle. Bu versiyonda daha farklı kültürler bir arada” diye konuştu. King yeni dizi için hikayeye farklı bir son yazdığının da müjdesini verdi.

The Stand” ABD’de CBS All Access’te izleyiciyle buluşuyor.

Previous Story

Yeni Yıl Ruhunu Yansıtan Filmler

Next Story

Julia Roberts’lı Mini Dizi “The Last Thing He Told Me”

0 0,00
02_ArtDog_CD_Logo_RGB_Black

BÜLTEN

Türkiye ve dünyadan haftalık kültür-sanat haberleri, inceleme yazıları, sergiler ve etkinlikleri takip et.

Bülten aboneliğinde ArtDog Istanbul’un gizlilik sözleşmesini kabul etmiş olursunuz.