Yeni sezonu iki yeni sergiyle karşılayacak Borusan Contemporary, geçici sergisi “UVA: Kaosun Eşiği” ve koleksiyon sergisi “Hibrit Mekanlar”a ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Sergiler 17 Eylül -27 Ağustos tarihleri arasında ziyaret edilebilecek.
Julia Kaganskiy’nin küratörlüğünde, Londra merkezli kolektif United Visual Artists’in (UVA) “UVA: Kaosun Eşiği” sergisi, izleyenlerin duyularını harekete geçiren heykel, performansları ve mekâna özgü yerleştirmeleri bir araya getiriyor. Serginin ikinci katında izleyiciyle buluşan yerleştirmeler (“Evreler” ve “Ufuk Noktası 3:1 #3″) evrendeki düzen mefhumunu araştırırken, Etimolojiler, psikanalistler Freud ve Jung’un metinlerinden yararlanarak, bu metinleri algoritmik olarak yeniden sıralayıp birleştirmek suretiyle, yine bu metinlerle ilişkili şiirsel kompozisyonlar üretiyor.
Şimdiki Zaman Şoku ise ziyaretçileri dünyayla ilgili gerçek zamanlı bilgiler sunan veri sayaçlarıyla karşı karşıya bırakıyor. Sayaçlar, bir yandan yaşamımızı değiştiren global olaylardan gündelik yaşama dair önemsiz bilgilere kadar geniş bir skalada uzanan verileri gösterirken bir yandan da Bilgi Çağı’nda verinin miktarı ve hızının sınırlı bilişsel mekanizmamıza nasıl yeni zorluklar çıkardığının altını çiziyor. Akış Resimleri ise modern dünyanın aşırı hızlı ritmine neredeyse taban tabana zıt görünen aktif bir burada olma haline ve odaklanmaya davet ediyor.
“Hibrit Mekanlar”
Küratör Dr. Necmi Sönmez’in hazırladığı Borusan Çağdaş Sanat Koleksiyonu seçkisi “Hibrit Mekanlar” ise Perili Köşk’e özel olarak üretilmiş eserlerle birlikte, sürekli olarak değiştiği için çok katmanlı bir karaktere sahip olan ‘müze mekanını’ büyüteç altına alıyor.
Sergi, mimariyi mekansal tasarımın ötesine taşıyarak sosyal, politik ve ekolojik duruş açılarıyla yeni kavramları tartışmaya açıyor. Perili Köşk’ün hibrit yapısını ele alarak mimarinin çağdaş sanat karşısındaki konumlarına odaklanırken çağdaş sanat ile güncel mimarlık arasındaki diyaloğu yoğunlaştırmayı hedefliyor.
Borusan Contemporary Müdürü Kumru Eren, sergilere dair, “…Her iki sergi de Antik Yunandan bugüne tartışılan, mekan ve uzam fikirlerini gerek ontolojik gerekse de pratik olarak ele alıyor. Sanatseverlerin, UVA’nın çalışmaları aracılığıyla yeni medyanın pozitif bilimlerle sosyal bilimler arasında nasıl bir arayüz olarak işlev gördüğüne tanık olacaklarını ve mühendislik ile insan bilimlerinin biraradalığıyla şekillenen yeni anlatıların ilhamını yakalayacaklarını düşünüyorum” diye konuştu.
