2025, büyük sergiler, yeni mekânlar ve protestolarla; iklim, kimlik, göç ve toplumsal cinsiyet tartışmalarının öne çıktığı yoğun bir yıl oldu.
Åsa Jungnelius, Pera Müzesi’ndeki sergisinde dört elementten yola çıkarak malzeme, beden ve varoluşu sorguluyor.
18. İstanbul Bienali, üretim süreçlerine ve kalıcı bir akademi girişimine odaklanarak bienal formatını yeniden tartışmaya açıyor.
Kitapların yasaklandığı bir ülkede geçen "Uzak Bir Ülkede: Harflerin İsyanı", sanat ve edebiyatın baskıya karşı direniş gücünü hatırlatıyor.
Bahriye Çeri'nin "İstanbul Edebiyat Haritası" kitabı, kenti edebî belleğiyle yeniden kuran özgün bir çalışma.
Nihat Özdal’ın “Bu” adlı şiir kitabı, kelimelerin bıraktığı boşluklarda yankılanırken, Roger Ballen’in tekinsiz fotoğraflarıyla çarpışıyor.
İtirazlar tweet'te, keder story'de, öfke yorumlarda... Bedia Ceylan Güzelce'nin kitabı "Bu Çağın İnsanı", gösterilenle yaşanan arasındaki uçuruma odaklanıyor.
Orhan Koçak, "Okur Değiştirmek" kitabında Orhan Pamuk’un edebi yolculuğunu ve değişen okuma biçimlerini inceliyor.
Guns N’ Roses, İstanbul konserinde sahneye sadece şarkılar değil, bir kuşağın özlemleri, kayıpları ve hiç unutmadığı anlar taşındı.
Semiramis Öner’in “Hatıra Kurucular” sergisi, göçle bölünmüş bir hayatın ve kaybolan kültürel hafızanın izini süren etkileyici bir anlatı.
Samih Rifat’ın kültür dünyamıza bıraktığı izler, "Çok İş Var Yapacak" sergisinde izleyiciyle buluşuyor…
Burhan Uygur’un resimleri Casa Botter'in tarihi duvarları arasında 20 Mayıs'a dek görülebilir.