Sanatçı Sarp Kerem Yavuz’un kariyerinin başlangıcından günümüze uzanan işlerini bir araya getiren “Son Oryantalist”/ “The Last Orientalist” başlıklı kişisel sergisi Anna Laudel Düsseldorf’ta ziyaretçilerini ağırlıyor. Küratörlüğünü Sena Çakırkaya’nın üstlendiği sergi, günümüz dünyasının ve Türkiye’nin politik ve kültürel gelgitlerini, cinsellik üzerinden yaşanan kimlik karmaşasını ve ataerkil kültürü konu alıyor.
Benzerlik ve Zıtlıklar
Birbirinden farklı iki coğrafyanın toplumları arasındaki benzerlikleri ve zıtlıkları üzerine düşündürüyor. İlk defa 2013 yılında İstanbul Modern’de gerçekleşen “Yakın Menzil” isimli karma fotoğraf sergisinde bir araya gelen sanatçı ve küratör, “Son Oryantalist”te sanatçının 2010’dan bugüne ürettiği eserlerden derledikleri özel bir seçkiyi sanatseverlere sunuyor.
Erkeklik Rolleri
Adıyla ironik bir anlam taşıyan sergide, kariyeri boyunca kendi eşcinsel kimliğinden yola çıkarak Doğu ve Batı’da kurgulanmış erkeklik rollerini ele alan sanatçının sergisinde, 10 yıllık yaratıcı serüvenini gözlemlemek mümkün. Bu coğrafyaların sanat tarihine dair ideolojik bir bakış da ortaya koyan Yavuz, sergide yer alan eserleriyle Batı’nın Doğu’yu hayal ettiği gibi resmettiği oryantalist resimlerde kullanılan dili ve tekniği ‘tersine çeviriyor’.
Sergide yer alan ‘Babamın Yerine Koyduklarım’, ‘In the Closet’, ‘Maşallah’ ve ‘Curse of The Forever Sultan’
serilerinde kendisinin ve başkalarının hikayelerinden yola çıkarak kültürüne, cinsiyetine ve tarihine bakan Yavuz, içinde bulunduğu çevreleri inceliyor.
Sosyal İlişkiler, Kültürel Ortaklıklar
Sanatçının ilk serisi ‘Babamın Yerine Koyduklarım’ kendi babasıyla olan ilişkisinden yola çıkarak, etrafındaki farklı kültürlerden birçok erkeğe babalarıyla ilgili bir anısını anlattırmasıyla başlıyor. Duvardaki anonim alıntıların üzerine asılan katılımcıların polaroid portrelerinden oluşan bu yerleştirme, anıların çeşitliliğinin yanında baba-oğul ilişkisine dair taşıdığı evrensel ortaklıklar nedeniyle de sosyolojik bir anlam kazanıyor. Çalışma izleyiciye kişisel ve toplumsal alanda öğretilen cinsiyet rolleri üzerine birincil ağızdan tanıklıklar sunuyor.
Sergi, Yavuz’un erken dönem serisi ‘In the Closet’ serisiyle devam ediyor. Sanatçı, Amerika’da okuduğu üniversitenin futbol takımının soyunma odalarında çektiği fotoğraflarda, Türkiye’de büyürken izlediği dizi ve filmlerden bir yandan tanıdık gelen, bir yandan da yabancısı olduğu bir ortamı, gördüğü ve hayal ettiği şekliyle
yeniden yaratıyor. Seri, Türk hamamlarında erkeklerin birbirleriyle sosyal ilişkilerini sahnelediği yeni fotoğraflarla devam ediyor.
Odağında Geleneksel Türk Sanatları
Sanatçı ‘Maşallah’ serisinde yer alan fotoğraflarda geleneksel Türk sanatlarına odaklanırken, bu coğrafyada dayatılan kimlik tanımlamalarına karşı bir tutum sergiliyor. Yakın dönem çalışmalarında ise Yavuz, Türkiye’de son zamanlarda ideolojik olarak yaratılan Osmanlı özlemini popüler kültürün dili ve ironisiyle yeniden canlandırarak bitmeyen bir iktidar hayalinin parodisini ‘Curse of The Forever Sultan’ serisiyle ortaya koyuyor. Lanetli
bir saray eşrafından oluşan fantastik bir Osmanlı evreni ve mitolojisi kurduğu bu seride Yavuz, geçmişe dair bu sorgusuz övgüye ve yaratılan nostaljiye cevaben zamanın ikonlarını günümüze taşıyor.
Kavramsal olarak birbiriyle iç içe geçen bu serilerle sanatçı, biçim ve görsel olarak kendini yenileyen bir çeşitlilik sunuyor. Sanatçının ilk kez izleyiciyle buluşacak olan video ve fotoğraf işlerine de yer veren “Son Oryantalist”i, 29 Mayıs’a kadar görmek mümkün.
Pandemi nedeniyle Anna Laudel Düsseldorf ziyaretçilerini randevu ile kabul ediyor. Sarp Kerem Yavuz sergisi özelinde Düsseldorf’ta yer alan galeriden randevu için dus@annalaudel.gallery adresine e-mail atabilir ya da +49 211 902 269 62 ve +49 1514 142 33 08 numaralı telefonlardan galeriyi arayabilirsiniz.