Türkiye genelinde faaliyet gösteren hak savunucuları, platformlar ve derneklerden oluşan Anlatı Gücü İttifakı tarafından başlatılan kolektif bir süreç olan Anlatı Gücü İttifakı sergisi, Belit Sağ, Cansu Yıldıran, Fatma Belkıs, Furkan Öztekin (Ceyhan Fırat ile), Kiki ggNash, Nejbir Erkol, Üzüm Derin Solak ve Zeyno Pekünlü gibi sanatçılar tarafından sunulan eserlerle, baskıcı ve tektipleştirici toplumsal retorikleri sorgulayan yeni üretimlere ev sahipliği yapıyor. Sergide, sanatçılar resim, fotoğraf, video, yayın ve yerleştirme gibi farklı mecralarla, metin, imge ve beden arasındaki ilişkiyi keşfederek, özgürleştirici anlatılar oluşturuyor.
Sergide ayrıca Marina Papazyan ve Jilet Sebahat’ın yeni metinleri, Serdar Soydan ve Trans Hafıza Kolektifinden arşivsel araştırma materyalleri ile Gregg Bordowitz’in mevcut bir işi de yer alıyor.
Küratörlüğünü Onur Karaoğlu ve Alper Turan’ın üstlendiği, koordinatörlüğünü ise Berfin Atlı’nın yürüttüğü sergi, 9 Ocak – 9 Şubat 2025 tarihleri arasında Barın Han’da görülebilir.
Baskı, Bedeni ve Anlatıyı Şekillendiriyor
Sergi toplumsal cinsiyet karşıtı hareketlerin baskıcı etkilerine karşı direniş üzerine temelleniyor. İktidarın ve toplumun baskısı altında kamusal alanın düzleşmesi ve kuir, trans, feminist bedenlerin dışlanması, sanatçıların işlerine ilham veriyor. Sergi, bu baskıların ve “basılı” materyallerin nasıl sanat ve beden aracılığıyla şekil bulduğunu sorguluyor. Sergideki işler, düzleştirilmiş yüzeylerde –fotoğraflarda, kâğıtlarda, tuvallerde ve duvarlarda– tek boyutlu anlatılara karşı çıkan çok katmanlı topoğraflar oluşturuyor ve bu sayede derinliği anlatı gücüyle sahipleniyor.
Farklı Okumak, Farklı Yazmak: Marj-dışı Anlatıların Poetikasına Yolculuk
Sergide, Zeyno Pekünlü, Nejbir Erkol, Fatma Belkıs ve Gregg Bordowitz gibi sanatçılar, marj-dışı anlatıların izini sürüyor. Pekünlü, İttifak’ın toplantı notlarından aldığı karalamalarla kolektif duyguları, strateji tartışmalarını ve altı çizilen noktaları görünür kılıyor. Erkol, “arıza” kelimesinin mekâna yayılmasında, rıza ve gerilim arasındaki ilişkiyi sorguluyor. Belkıs ise kadının öz savunma hikâyesini, okunmayacağı varsayılan broşür formatında yazıyor. Bordowitz, dilbilgisel hatalarla AIDS krizinin aciliyetine dikkat çekiyor.
Var Olmayı Görselleştirmek: Sansüre Karşı Direniş
Cansu Yıldıran, Belit Sağ ve Üzüm Derin Solak; sansüre karşı var olmanın kaydını tutmak amacıyla görünürlüğü masaya yatırıyor ve feminist, trans, Müslüman, Kürt deneyimler aracılığıyla yeniden kurguluyor. Yıldıran, Havle Kadın Derneği üyeleriyle çektiği portrelerle Müslüman feminist bedenlerin görünürlük etiğini tartışıyor. Sağ, Van Star derneğinden Ruken Ay ve Sevil Tunaboylu ile yaptığı filmlerle sansürün imaj siyasetiyle yüzleşiyor. Solak ise, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesinin ardından İstanbul’un kamusal alanında kadın+ ve kuir bedenleriyle ilgili ikonik fotoğraflar çekmenin olanaklarını araştırıyor.
Kendilik Arşivleri ve Bellek
Kiki GgNash geçmişteki farklı hâllerini resmettiği kendinden menkul bir “aile” portresi yaratarak yakılmış yüzeylerdeki otoportreleriyle erişilemeyen geçmiş benliklerini görsel belleğe kazandırıyor. Furkan Öztekin (Ceyhan Fırat ile) merhum Ceyhan Fırat’ın arşivinden hareketle, anlatılarının akışkanlığını ve güvenilirliğini sorguluyor. Serdar Soydan, cinsiyet-bükücü figürlerin kişisel tarihlerini arşivsel bir bakış açısıyla inşa ediyor. Marina Papazyan ve Jilet Sebahat ise tarihsel ve güncel bellek coğrafyalarını sorgulayan kurmaca metinlerle sergide yer alıyor. Trans Hafıza Kolektifi, Türkiye’deki trans hareketin tarihinden yayınları içeren bir derleme sunuyor.
Anlatı Gücü İttifakı: Ayrımcılığa Karşı Birleşen Güçler
Anlatı Gücü İttifakı, Türkiye’de baskıya direnmek ve kadınlara ve LGBTİ+lara yönelik ayrımcılıkla mücadele etmek üzere farklı savunucu grupları bir araya getiriyor. İttifak; SPoD, DEMOS, Politikada İyilik Hali, Havle Kadın Derneği, Pozitif Dayanışma, Van Star Kadın Derneği ve KuirGaming gibi farklı dernek ve platformlardan oluşuyor. Bu ortak çaba ile otoriter baskılara karşı uzun vadeli bir ittifak kurarak, toplumsal cinsiyet temelli ayrımcılığa meydan okuyan yeni bir anlatı gücü inşa ediyorlar.