Shanghai’ın kalbinde yer alan ve eskiden bir fabrika olarak kullanılan 580 metrekarelik alan, alışılagelmiş hafif sinterlenmiş taş showroom konseptini yeniden tanımlayan bir perakende alanına dönüştü. WOSA Sintered Stone Showroom, taşı sadece bir malzeme olarak görmenin ötesine geçerek onu bir sanat eseri olarak öne çıkarmayı amaçlıyor. Şehir manzaralarından ve müzelerden ilham alan bu proje, ziyaretçilere benzersiz bir sanat ve mimari deneyimi sunuyor.
Sanatsal Bir Deneyim
Bu showroom, geleneksel satış taktiklerinden uzaklaşarak ziyaretçilere bir sanat galerisi atmosferi sunuyor. Her bir taş plaka, birer sanat eseri gibi sunuluyor; benzersiz özellikleri ve estetik değerleri öne çıkarılıyor. Girişte, hafif sinterlenmiş taştan yapılmış yarı saydam bir perde, ziyaretçilere büyüleyici bir başlangıç sunuyor. Perdenin ardından, möble mermer heykellerle süslü bir plaza, hem bir karşılama alanı hem de gelecekte düzenlenecek etkinlikler için bir platform olarak tasarlanmış.
Alanın derinliklerinde, katman katman yerleştirilmiş siyah taş plakalarla kaplanmış bir alan ziyaretçileri karşılıyor. Altın renkli ince taş plakalarla sarılmış kıvrımlı bir merdiven, büyüleyici bir VIP odasına ulaşıyor. Ayna kaplı metal yüzeyler ve ince bir su özelliğiyle süslenmiş bu alan, ziyaretçilere adeta yüzen bir mücevher izlenimi veriyor.
Mekânın Sınırlarını Aşan Bir Keşfediş Yolculuğu
Showroom’un ilerleyen kısımları, ziyaretçileri şehir manzaralarını andıran bir mekansal kurguyla karşılıyor. Ayna tavanlar, LED ekranlar ve havada yüzen taş yapılar, hem mimari hem de estetik açıdan ziyaretçilere farklı bir dünya sunuyor. Volkanik yapıları andıran peyzaj, ziyaretçilerin rahatça dolaşabileceği, oturup dinlenebileceği bir alan yaratıyor. Bu alanın odak noktasında ise siyah ve beyaz renklerde, geometrik şekillerde bir taş heykel yer alıyor. Hem sanat eseri hem de bar tezgahı olarak hizmet veren bu heykel, ziyaretçilerin sosyalleşip fikir alışverişi yapabilecekleri bir mekan sunuyor.
Taşın Çok Yönlülüğünü Keşfedin
WOSA Sintered Stone Showroom, taşın estetik potansiyelini vurgulayan ve sanat ile ticareti bir araya getiren bir mekan olarak dikkat çekiyor. Müzeyi andıran atmosferi, sınırsız keşfetme olanakları ve taş malzemelerinin zarafetini öne çıkaran tasarımıyla bu showroom, ziyaretçilerde unutulmaz bir izlenim bırakıyor. Bu alan, tasarım ve mimarinin insan deneyimini nasıl yeniden şekillendirebileceğine dair etkileyici bir örnek sunuyor.
Mimar Hakkında: Manuel Lam ve Volks Design
Manuel Lam, Harvard Üniversitesi’nden yüksek lisans derecesine sahip, ödüllü bir mimar ve iç mimar olarak dikkat çekiyor. Londra’da Foster & Partners ve Boston’da Sasaki gibi önde gelen tasarım firmalarında deneyim kazanan Lam, aynı zamanda Saint Joseph Macau Üniversitesi’nde mimarlık bölümü öğretim görevlisidir. Lam, “16. Venedik Uluslararası Mimarlık Bienali”nde Makao için sergi küratörlüğü yapmış ve pek çok uluslararası ödül kazanmıştır.
Manuel Lam, Almanya’da Red Dot Ödülü, Güney Kore’de K-Design Ödülü, ABD’de Muse Design Ödülü ve İtalya’da A’ Design Ödülü dahil olmak üzere birçok prestijli ödülün sahibidir. Ayrıca, Makao’da 40 yaş altı olağanüstü genç tasarımcı ödülleri ve Çin Uluslararası Mimari Dekorasyon Derneği Tasarım Ödülü gibi birçok onura layık görülmüştür.