Jasleen Kaur /Turner Prize 2024, Tate Britain, London

Turner Prize 2024: Kültür, Kimlik ve Hafıza

Tate Britain'da açılan "Turner Prize 2024"te, resim, heykel ve enstalasyon ön plana çıkarken, dört finalist kültürel, siyasi ve aile hafızasına dair güçlü temaları işliyor. Sergi, 16 Şubat 2025'e kadar devam edecek, kazanan ise 3 Aralık'ta açıklanacak.

Tate Britain’da 25 Eylül’de açılan Turner Prize 2024 sergisinde, çağdaş sanatın derin toplumsal ve kültürel hafızaya dair araştırmaları dikkat çekiyor. Bu yıl öne çıkan sanat disiplinleri arasında resim, heykel ve enstalasyon yer alıyor. Dört finalist, kişisel ve toplumsal tarihler üzerinden güçlü temalar işleyerek izleyicilere farklı dünyaların kapılarını aralıyor.

Delaine Le Bas’ın sürükleyici multimedya enstalasyonu, boyalı kumaşlar, heykel, ses, film, performans ve kostümlerden oluşuyor. Üç odaya yayılan eser, sanatçının Roman kökenlerinden besleniyor ve atlar, uzuvlar, soyut şekiller, efsanevi yaratıklar gibi motiflerle izleyiciyi içine çekiyor. Tate’in çağdaş İngiliz sanatı yardımcı küratörü Amy Emmerson Martin, Le Bas’ın enstalasyonunun ölüm, kayıp ve yenilenme temalarını araştırdığını belirtiyor. Her oda, izleyiciyi performatif bir yolculuğa çıkaran bir ‘eyleme’ dönüşüyor, duygusal bir keşif sunuyor.

 Aile ve Arkadaşlar Üzerine Bir Portre

Londra’daki Courtauld Gallery ve New York’taki Ortuzar Projects’teki sergileriyle dikkat çeken Claudette Johnson, büyük ölçekli karma medya portreleriyle Turner Prize’a aday gösterildi. Aile ve arkadaşlarının portrelerinden oluşan çalışmaları, izleyiciye derin kişisel anlatılar sunuyor. Johnson’ın sergide yer alan önemli eserlerinden biri, oğullarının Friends in Green + Red on Yellow (2023) başlıklı ikili portresi. Amy Emmerson Martin, bu eserin iki arkadaşın yakın ilişkisine dikkat çekerek, “Ailenin bir parçasının içine giriyormuşsunuz gibi hissediyorsunuz” diyor.

Claudette Johnson/ Turner Prize 2024, Tate Britain, London © Tate Photography, Josh Croll. Courtesy Tate.

Ses ve Hafızanın Kesişiminde

Jasleen Kaur’un eserinde kırmızı bir Ford Escort, otomatik ibadet çanları ve kendi kendine çalan bir akordeon yer alıyor. Bu unsurların birleşimi, kültürel hafızanın yankılarını oluşturuyor. Arabanın içindeki ses sisteminden aralıklarla Bob Marley ve N-Trance’ın 1994 tarihli Set You Free parçasından kesitler duyuluyor. Kaur, bu şarkıların ailesinin çocukluğunda dinlediği müzikleri hatırlatarak hem kişisel hem de toplumsal hafızaya dair ince bir dokunuş yapıyor. Küratör Martin, Kaur’un çalışmalarının “kültürel ve siyasi hafıza ile aile hafızası arasındaki ilişkiyi araştırdığını” ifade ediyor.

İlginizi çekebilir:  Bir Tutam Zapt Edilemez Karmaşıklık
Delaine Le Bas / Turner Prize 2024, Tate Britain, London © Tate Photography, Josh Croll. Courtesy Tate.

Pio Abad’ın heykel ve çizimlerden oluşan yerleştirmesi, Oxford Ashmolean Müzesi’nde daha önce sergilenen Karanlıkta Oturanlara adlı sergisinden bir seçki sunuyor. Eserleri, müzecilik pratiklerine dair derinlemesine bir araştırma sunarken, aynı zamanda Filipinler’deki Marcos diktatörlüğünün tarihine dair daha kişisel bir keşfi yansıtıyor. Sergide öne çıkan eserlerinden biri, eski Filipinler First Lady’si Imelda Marcos’a ait devasa bir bileziğin beton bir versiyonu. Abad, bu eseri, mücevher tasarımcısı eşi Frances Wadsworth Jones ile birlikte tasarlamış. Bileziğin büyütülerek alçak bir kaide üzerine yerleştirilmesi, Filipinler’deki siyasi özgürlüğün kaybına dair bir yası simgeliyor.

Pio Abad / Turner Prize 2024, Tate Britain, London © Tate Photography, Josh Croll. Courtesy Tate

Ortak Temalar ve Toplumsal Yansımalar

Turner Prize’ın bu yılki dört finalistinin çalışmalarında, kültürel ve siyasi hafıza ile aile hafızası arasındaki ilişkiler ön plana çıkıyor. Amy Emmerson Martin, dört sanatçının da toplumsal kaygıları bireysel yöntemleriyle ele aldığını vurguluyor. Her biri, şu anda dünyada farklı toplumsal meselelere sanatsal bir dille dikkat çekiyor. Turner Prize 2024, bu sinerjiyi ortaya koyarak izleyicilere sanatı toplumsal bellekle iç içe bir araç olarak sunuyor.

Bu yılın kazananı 3 Aralık’ta açıklanacak ve birinci seçilen sanatçı 25.000 £ ödül alacak. Kısa listeye kalan diğer sanatçılar ise 10.000 £ ile ödüllendirilecek. Turner Prize sergisi, 16 Şubat 2025 tarihine kadar Tate Britain’da sanatseverlerle buluşacak.

Previous Story

9. Çanakkale Bienali: “Zamana Bırakmak”

Next Story

Joan Miró Arkas’ta

0 0,00
02_ArtDog_CD_Logo_RGB_Black

BÜLTEN

Türkiye ve dünyadan haftalık kültür-sanat haberleri, inceleme yazıları, sergiler ve etkinlikleri takip et.

Bülten aboneliğinde ArtDog Istanbul’un gizlilik sözleşmesini kabul etmiş olursunuz.