Irak asıllı Alman sanatçı Lin May Saeed geçtiğimiz 31 Ağustos günü hayatını kaybetti. Hayatını hayvan haklarına adayan heykel sanatçısının ölümü kendisini temsil eden Los Angeles merkezli galeri Chris Sharp tarafından doğrulandı. Galeri, 50 yaşında hayatını kaybeden sanatçıyı, “Kendi kuşağının en radikal ve inatçı heykeltıraşlarından biri” olarak tanımladı, “Lin hayvan hakları davasına ve insanlar ile hayvanların uyumlu bir şekilde yaşamasına tutkuyla bağlıydı” açıklamasını yaptı.
Heykelleri hayvanlarla empatiyi teşvik eden sanatçı beyin tümörü nedeniyle yaşamını yitirdi. İnsanlarla hayvanların eşitliğini savunan Saeed, iki türün kaybettiği ilişkiyi yeniden kurması gerektiğine inanıyordu. Berlin’deki atölyesinde iki tavşanla birlikte yaşayan sanatçı, 25 yıldır vegandı. ARTnews sanatçı hakkında, “Saaed’in görüşü bulaşıcıydı. Eserlerini gören en az üç kişi vejetaryen olmaya karar verdi” diye yazdı. Kişisel internet sitesinde Gılgamış Destanı’ndan uzun alıntılara yer veren sanatçı, “Amaç insanlar ve hayvanların birbirleriyle barış içinde yaşayabilecekleri bir dünya yaratmak” diyordu.
İnsan-Hayvan İlişkisine Dair Hikayeler
İşleri Berlin Bienali ve Castello di Rivoli modern sanat müzesi gibi önemli etkinlik ve mekanlarda sergilenen sanatçının eserleri siyasi görüşünü, hayvan hakları ve eşitliği için gerçekleştirdiği aktivizmi odağına alıyor. Sanatçının 2018’de ilk kurumsal sergisi olan ve Londra’daki Studio Voltaire’de düzenlenen Biene tarih öncesi zamanlardan bugüne insan-hayvan ilişkisine dair hikayeleri merkezine aldı. Saeed insanların hayvanlardan öğreneceği çok şey olduğuna inanıyordu. Sanatçı, Osman Can Yerebakan ile BOMB Magazine için 2021 yılında yaptığı röportajda, “İklim değişikliğinin nasıl çözüleceğine dair en sevdiğim hayalim; hayvanların uzaylılarla bir araya gelip insanlara ‘İşler nasıl berbat edilmez’ adlı dersi vermesi” dedi.
Fabllar Büyülüyor
1973’te Almanya, Würzburg’da Iraklı bir babanın kızı olarak dünyaya gelen Saeed sanat eserlerinde Arapça’yı da kullanıyordu. 2021’de Bonner Kunstverein’de düzenlenen sergisinde ziyaretçilere Irak yemek tariflerini içeren bir kitapçık hediye eden sanatçı, yine Yerebakan ile yaptığı röportajda fablların kendisini büyülediğini söyledi ve “Fabllar alternatif bir insan-hayvan ilişkisi olasılığını ortaya koyar” diye ekledi. “Hayvanlar konuşamasa da nasıl olduklarını anlatabilirler” diyen sanatçı, fabrikada ayrı yerlerde tutuldukları için birbirlerine seslenen inek ve buzağının seslerinin süpermarketlerde dinletilmesinin daha az yoğurt satılmasını sağlayacağını ekledi.
Saeed’in Almanya’daki ilk solo müze sergisi The Snow Falls Slowly in Paradise 14 Eylül’de Georg Kolbe Museum’da açılacak. Sergi 25 Şubat 2024 tarihine kadar ziyaret edilebilecek.
