Kahramanmaraş merkezli depremler Hatay Arkeoloji Müzesi’nde hafif hasara neden oldu. Kültür Bakanlığı’na bağlı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü bir açıklama yayınlayarak Hatay Arkeoloji Müzesi’nde sadece hafif bir hasar meydana geldiğini açıkladı. Arkeonews’in haberine göre kurum, Kahramanmaraş, Elbistan, Adıyaman ve Malatya müzelerinde hiçbir hasar olmadığını ancak Hatay Arkeoloji Müzesi’nin bir bölümünün hasar aldığını açıkladı. Basın açıklamasında, müzenin çalışanlarının acil eylem planına uygun olacak şekilde görevlendirildiği ve elektrik kesintileri nedeniyle yaşanabilecek güvenlik açıklarını önlemek için müzeye güneş enerjisiyle çalışan kamera sistemlerinin kurulduğu belirtildi.
“Koleksiyonlarda Ciddi Hasar Yok”
Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün açıklamasında, “…Depremden etkilenen illerimizden, Gaziantep, Şanlıurfa, Kilis, Osmaniye, Diyarbakır, Adana Müzelerimizde herhangi bir hasar meydana gelmemiştir. Kahramanmaraş, Elbistan, Adıyaman, Malatya Müzelerimizde ufak çatlaklar dışında bir hasar oluşmamıştır. Müzelerimizin koleksiyonlarında ciddi bir hasar tespit edilmemiştir. Bununla birlikte, etrafında bulunan binaların tehlike oluşturabileceği ihtimali göz önünde bulundurularak Kahramanmaraş Müzemizin taşınabilir nitelikteki koleksiyonu güvenli bir müzemize nakledilmiştir” cümleleri öne çıktı.
Güneş Enerjisiyle Çalışan Kameralar Kuruldu
Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün açıklaması şu cümlelerle devam etti: “Hatay Arkeoloji Müzemizin bir bölümünde hasar meydana gelmiştir. Bakanlığımızca, acil durum eylem planımız doğrultusunda en hızlı ve kapsamlı personel takviyesi bu müzemize sağlanmıştır. Ayrıca elektrik kesintilerinin güvenlik zafiyeti oluşturmaması için müzemize güneş enerjili kamera sistemleri kurulmuştur. Dünya Miras Alanlarımızdan Malatya Arslantepe’de kerpiç duvarlardan hafif kaymaların bulunduğu ve geçici çatı örtüsünde yer yer çökmeler olduğu tespit edilmiş ancak alanda ciddi bir hasar oluşmamıştır. Diyarbakır surlarının sınırlı bir bölümünde hafif dökülmeler olduğu, yine Diyarbakır Suriçi’nde bulunan St. George Kilisesi’nin girişinde ufak çaplı dökülmeler bulunduğu tespit edilmiştir. Şanlıurfa, Göbeklitepe ve Adıyaman Nemrut Dağı gibi diğer dünya miras alanlarımızda hiçbir olumsuzluk tespit edilmemiştir. Gaziantep Kalesi ve Malatya Yeni Cami başta olmak üzere anılan şehirlerde bulunan Bakanlığımıza bağlı olsun veya olmasın tescilli tarihi yapılarda ve müzelerimizde oluşan hasara ilişkin detaylı çalışmalar devam etmektedir.”
Hatay Arkeoloji Müzesi Hakkında
Kapalı alanı 32 bin 754 metrekare olan Hatay Arkeoloji Müzesi, 3 bin 500 metrekarelik mozaik sergileme alanıyla kentteki kazılarda bulunan birbirinden farklı taban eserlere ev sahipliği yapıyor.
AA’nın haberine göre, müzede, 1939’da bir kalıntıda gün yüzüne çıkarılan “mavi göz bebeğine saldıran tırtıl, kuş, üç uçlu yaba, kılıç, akrep, yılan ve köpek” figürünün yer aldığı, üzerinde Yunanca “Ve sen de” yazılı “Senin de başına gelsin” anlamı taşıyan bedduanın bulunduğu mozaik ile M.S 5. yüzyıla denk gelen Geç Roma dönemine ait olduğu değerlendirilen 6 metrekarelik “Bağ Bozumu” mozaiği dikkat çekenler arasında.
Mozaikler Döneme Işık Tutuyor
Yunan mitolojisinde önemli yer tutan Narkissos, peri kızı Ekho ve Eros’un tasvir edildiği, M.S 3 ve 4. yüzyıla ait “Narkisos” ile Antakya ilçesinde 2013’te teleferik inşaatı sırasında antik bir Roma evinin yemek odasından çıkan, üzerinde “neşe, neşelen, mutlu ol, hayata katıl” anlamına gelen yazının yer aldığı “İskelet” mozaikleri de müzenin ev sahipliği yaptığı eserlerden.
4 Şubat tarihli, Cem Genco imzalı haberde AA’ya konuşan Hatay Arkeoloji Müzesi Müdürü Ayşe Ersoy, müzeye dair şunları söyledi: “Hatay Arkeoloji Müzesi, 3 bin 500 metrekarelik mozaik sergileme alanıyla dünyanın en büyük mozaik müzesi. Bir diğer müzemiz olan Necmi Asfuroğlu Arkeoloji Müzesinin de en önemli özelliği 1050 metrekarelik tek parça mozaiğin müzede bulunmuş ve sergileniyor olması. Diğer bir özellik, burada yer alan ‘Pegasus’ mozaiği. Bu mozaiğin üzerinde bir mozaik ustasının adı var. Mozaik ustasının adından, burada bir mozaik okulunun olduğunu kanıtlıyoruz. Mozaiklerden anlaşılıyor ki o dönemde Roma’nın en büyük üç kentinden biri Hatay. Mozaikler bunu bize kanıtlıyor.”